Sosyal Medya

Ramiqi İle Kosova’da İslami Hareket Üzerine Röportaj

Mavi Marmara gönüllüsü Fuad Ramiqi tarafından kurulan İslami Harekete Katıl Partisi inanç, kültür ve siyasette tek çözümün İslam olduğunu savunuyor.



Bir Balkan ülkesi olan Kosova’nın nüfusunun yüzde doksan altısı Müslümanlardan oluÅŸuyor. 5OO yıldan fazla Osmanlı hâkimiyeti altında kalan Kosova, Osmanlı’nın Balkanlardan çekilmesinin ardından önce Sosyalist Yugoslavya’nın hâkimiyeti altına girdi. Yugoslavya’nın 1992 yılında dağılmasıyla birlikte bağımsızlık için harekete geçen Kosovalılar bu sefer de Sırbistan engeliyle karşılaÅŸtılar. Sırplar Kosova’yı iÅŸgal edince Kosovalılar da Ulusal KurtuluÅŸ Ordusu (UÇK) aracılığıyla Sırp iÅŸgaline karşı direndiler.  1999 yılına kadar Sırp iÅŸgali altında kalan Kosova, NATO’nun askeri müdahalesi sonucu Sırp iÅŸgalinden kurtuldu. 2008 yılında bağımsızlığına kavuÅŸan Kosova bugün ise Batı’nın siyasi ve kültürel iÅŸgaliyle karşı karşıya… Kosova’da neler olup bittiÄŸini, ülkenin nereye doÄŸru gittiÄŸini bir süre önce kurulan Ä°slami Hareket’e Katıl Partisi’nin lideri olan Fuad Ramiqi ile konuÅŸtuk. 1991 yılına kadar eski Yugoslavya Ordusu’nda subay olan Fuad Ramiqi, Yugoslavya’nın dağılma sürecine girmesiyle Aliya Ä°zzetbegoviç’in Bosna’daki ordusuna katılarak Sırplara karşı savaÅŸtı. Bosna’daki savaÅŸ sona erdikten sonra Kosova’ya dönen Ramiqi, bu sefer de UÇK’nın saflarında Sırplara karşı mücadele etti. SavaÅŸ sırasında Kosova Savunma Bakanı Ahmet Krasniqi'nin yardımcılığını yapan Fuad Ramiqi ayrıca UÇK’nın ileri gelen askeri komutanlarındandı. Bayrağı Kelime-i Tevhid olan Ä°slami Hareket’e Katıl Partisi’nin kurucusu Fuad Ramiqi ile Kosova’nın baÅŸkenti PriÅŸtina’da gerçekleÅŸtirdiÄŸimiz röportajı ilgiyle okuyacağınızı düÅŸünüyorum.

Ä°slami Hareket’e Katıl Partisi’ni niçin kurdunuz? Bu isimde bir parti kurmakla neyi hedeflediniz?

Ä°slami Hareket’e Katıl Partisi Kosova halkının gerçek kimliÄŸi olan Ä°slami kimliÄŸi tekrar canlandırmak için kuruldu. Biz tarihimize, kökümüze dönülmesini istiyoruz. Bunun tek yolu da Ä°slam’dır ve Ä°slam’a dönüÅŸtür.  Kosovalılar olarak uzun süre Sırpların iÅŸgali altında yaÅŸadık. EÄŸer Ä°slam olmasaydı ÅŸimdiye kadar çoktan asimile olmuÅŸtuk. 1999’dan sonra ise Sırp iÅŸgaline karşı NATO Kosova’ya müdahale etti. Kosova 2008 yılında Sırp iÅŸgalinden kurtuldu, resmi olarak bağımsız oldu. Fakat ÅŸu an yeni bir iÅŸgalle karşıya karşıyayız.

Nasıl bir işgal?

NATO müdahalesi sonrası özellikle ABD kendi kültürünü, yaÅŸam tarzını Kosovalı gençler arasında yaymaya baÅŸladı. Åžu an Kosovalı Müslümanlar yeni bir asimilasyon süreciyle karşı karşıyalar. Hükümet de Batı kültürünün Kosovalı gençler arasında yaygınlaÅŸmasını yoÄŸun ÅŸekilde teÅŸvik ediyor. Bu yeni asimilasyon Batı’dan, özellikle de ABD’den geliyor. Kosova Ä°slami Hareket’e Katıl Partisi olarak hem bu asimilasyonu engelleyip Müslüman Arnavut kimliÄŸini korumak; hem de inanç, kültür ve siyasi olarak tek çözüm yolu olarak gördüÄŸümüz Ä°slam’ın Kosova’da daha da güçlenmesini istiyoruz.

Kosova’daki Ä°slami hareketin nasıl bir geçmiÅŸi var? Ä°slami hareket’in dünü ve bugünü hakkında bilgi verir misiniz?

Osmanlı’nın bölgeden çekilmesiyle birlikte Balkan Müslümanları olarak çok kötü günler yaÅŸadık. Özellikle komünizm döneminde büyük sıkıntılarla karşılaÅŸtık. Ä°slam tamamen ÅŸahsi yaÅŸantıya indirgendi, resmi alanlardan soyutlandı. Ä°slam’ı ÅŸahsi olarak yaÅŸayanlar da gizli olarak yaÅŸamak zorunda kaldılar. Komünist yönetim kendi siyasi çıkarları için imamları kullanıyordu. Fakat bir çok Ä°slam ülkesinde olduÄŸu gibi zamanla Kosova’da da Ä°slami diriliÅŸ baÅŸladı. Gençler gerçek Ä°slam’ı öÄŸrendiler. Ä°slami Hareket’e Katıl Partisi de Kosova’daki Ä°slami uyanışın sonuçlarından biridir.

Kosovalı Müslümanlar 2008 yılındaki bağımsızlık öncesi bir çok sorunla karşı karşıyaydılar. Bağımsızlık sonrası bu sorunlar aşıldı mı?

2008 yılında Batı tarafından getirilen bu bağımsızlık gerçek bir bağımsızlık deÄŸildir. Kosova Sırp iÅŸgalinden kurtuldu; fakat bunun karşılığında Batı tahakkümüne girdi. Bağımsızlık sonrası Ä°slami kimliÄŸimiz tamamen yok edilmek istendi. Avrupa BirliÄŸi, ABD ve Kosova hükümeti el birliÄŸi yaparak laik bir sistem oluÅŸturdular. Ä°slam’ın kamusal alana girmesi engellenmeye, resmi dairlerde de sıkı bir ÅŸekilde baÅŸörtüsü yasağı uygulanmaya baÅŸlandı. Åžu an laiklik adeta topluma dayatılıyor. Biz ise buna karşı çıkıyoruz, laikliÄŸin Ä°slam’a aykırı olduÄŸunu savunuyoruz. Bundan dolayı da medya bizi topluma fanatikler olarak göstermeye çalışıyor. Kosova hükümeti uluslar arası alanda kendini daha fazla kabul ettirmek için laik yaÅŸam biçimini topluma dayatıyor.

Tıpkı Bosna savaşını bitiren Dayton AnlaÅŸması gibi Kosova’yı bağımsızlığa kavuÅŸturan Ahtisaari Planı da bir takım çevreler tarafından eleÅŸtiriliyor. Siz bu eleÅŸtirilere nasıl bakıyorsunuz?

Ben savaÅŸ döneminde Savunma Bakanı yardımcısı ve UÇK’nın komutanlarındandım. Biz Ahtisaari Planı’ndaki maddelere karşı çıktık. Hükümetin Ahtisaari Planı’nı kabul etmesinin ardından Kosova topraklarının yüzde otuzu dışarıda kaldı. Ayrıca Kosova’daki Müslümanların genele oranı yüzde doksan altı olmasına raÄŸmen Ä°slam ülkenin temel kimliÄŸi olarak kabul edilmedi. Evet, biz komünizm ve Sırp iÅŸgali döneminde asimilasyon yaÅŸadık; fakat dinimizden asla vazgeçmedik. Kosova’daki nüfusun çoÄŸunluÄŸunu oluÅŸturan Arnavut gençler Ä°slam’ı tam olarak bilmeseler de kendilerini Müslüman olarak görüyorlar. SavaÅŸ zamanında da en önemli motivasyon kaynağımız Ä°slam’dı. Kosova’nın bağımsızlık anlaÅŸması kullanılarak bizi Batı standartlarına göre çaÄŸdaÅŸ, laik yapmak istiyorlar. Fakat yüzde doksan altısı Müslüman olan bir topluma laikliÄŸi dayatmak zulümdür.

Kosova’da ilginç bir ÅŸeyle karşılaÅŸtık. Her yerde ABD bayrakları, ABD baÅŸkanlarının heykelleri var. Ayrıca caddelere de Bush’un, Clinton’un isimleri verilmiÅŸ. Ä°nsanlar bundan rahatsız deÄŸiller mi?

Hükümet sürekli “bizi ABD kurtardı, Amerikalılar sayesinde özgürlüÄŸümüze kavuÅŸtuk, ABD olmasaydı köle olurduk” propagandası yapıyor.  Hatta Kosova hükümeti Amerikalılardan daha Amerikalı… Hükümetin Amerikancı politikaları bir dönem gençlik üzerinde etkili olsa da son yıllarda Kosovalı Müslümanlar uyanmaya, hükümetin Amerikancı politikalarına tepki göstermeye baÅŸladılar. 

Kosovalı Müslümanlar arasında nasıl bir Türkiye ve Osmanlı algısı var. Komünizm ve Sırplar döneminde yaÅŸanan asimilasyondan Türkiye ve Osmanlı algısı da etkilendi mi?

Bizim dönemimizde okullarda sürekli Osmanlı kötülenirdi. Komünistler Kosovalı Müslümanları önce Osmanlı’dan koparmaya çalışıyorlardı. Bizi Osmanlı’ya düÅŸman etmek için çok uÄŸraÅŸtılar; ama bunda baÅŸarılı olamadılar. Fakat Türkiye eski Yugoslavya döneminde yapılan Centilmenlik AnlaÅŸması’yla yanlış bir adım attı. Türkiye bu anlaÅŸmayla Kosovalı ve Makedonyalı Arnavutların göçüne izin verdi ve böylece Balkanlar’daki Müslüman nüfus azaldı. Milyonlarca Arnavut Türkiye’ye göç edince bizler Müslümanlar olarak Balkanlarda zayıfladık. Fakat Türkiye’nin son yıllardaki politikaları, özellikle Sırp iÅŸgaline karşı UÇK’ya destek verilmesi, savaÅŸ zamanında Kosovalı mültecilerin yardımına koÅŸulması Kosovalı Müslümanların gönüllerinin kazanılmasına neden oldu. Ä°slami Hareket’e Katıl Partisi olarak hükümetten okul kitaplarındaki Osmanlı ile ilgili yanlış bilgilerin kaldırılmasını istedik. Sırpların döneminden kalma Osmanlı’yı kötüleyen bu yanlış bilgilerin okul kitaplarından kaldırtmak için elimizden geleni yapacağız.    

Kosova’da uygulanan baÅŸörtüsü yasağına karşı yapılan gösterilere Ä°slami Hareket’e Katıl Partisi önderlik ediyor. Bu gösteriler vasıtasıyla ÅŸu ana kadar herhangi bir aÅŸama kaydedebildiniz mi? 

Kosovalı Müslümanlar olarak en büyük problemlerimizden biri de baÅŸörtüsü yasağıydı. DüÅŸünebiliyor musunuz, halkının yüzde doksan altısı Müslüman olan bir ülkede baÅŸörtüsü yasaklanıyor. BaÅŸörtüsü yasağının özellikle okullarda sona ermesi için bir çok kez protesto gösterisi düzenledik, etkili bir kamuoyu oluÅŸturduk. Hem hükümet hem de belediye yöneticileri bu konudaki kararlılığımızı görünce geri adım atmak zorunda kaldılar. Kosova’da yönetimde özellikle belediyeler çok etkilidir. BaÅŸörtüsü yasağına karşı verdiÄŸimiz mücadele sonucunda büyük belediyelerin tamamına yakını yasaÄŸa son verdi.  Yasağın tamamen bitmesi için bir hayli yol kat ettik. Ä°nÅŸallah Milli EÄŸitim Bakanlığı’na karşı verdiÄŸimiz mücadeleyi de kazanacağız. Biz parti olarak bu yasak tamamen kalkana kadar mücadelemizi sürdüreceÄŸiz.

Kosova ayrıca Hıristiyan misyonerlerin de etkin oldukları bir ülke… Kosova’daki misyonerlik çalışmaları hakkında neler söyleyeceksiniz?

Kosova’daki Hıristiyanların nüfusları yüzde iki olmasına raÄŸmen Batılı devletleri kullanarak Kosova hükümeti üzerinde etkili oluyorlar. Camilerin açılmasında bir sürü zorluk çıkaran hükümet katedral veya kiliselerin inÅŸasında kolaylıklar saÄŸlıyor. BaÅŸkent PriÅŸtina’nın en büyük ve en önemli caddesine Rahibe Terasa ismi verildi. Sürekli katedraller ve kiliseler açılıyor.  Misyonerlerin rahat hareket etmesinde Hıristiyanların siyasette etkili olmasının da etkisi var. Misyonerler gençlere sürekli Hıristiyanlığı anlatan kitaplar dağıtıyorlar. Dışarıdan desteklenen bu misyonerler hiçbir engelle karşılaÅŸmazken, Ä°slami gruplara yakın dernek ve vakıfların Ä°slam dünyasından yardım alması engelleniyor. Hükümet imamlar vasıtasıyla dini faaliyetleri kendi tekeline alarak Ä°slami grupların halka gerçek Ä°slam’ı anlatmasını da engellemeye çalışıyor.

Fuat Bey, siz aynı zamanda Mavi Marmara’ya katılan tek Kosovalısınız. Filistin davası, Kudüs için mücadele etmek Kosovalı Müslümanlar için ne anlama geliyor?      

Bizler Kosovalı Müslümanlar olarak Filistin halkının özgürlük mücadelesinin yanındayız. Filistin halkının bu mücadelesini kendi mücadelemiz olarak görüyoruz. Filistinlilerle aramızda çok kuvvetli bir manevi baÄŸ var. Filistinlilerin yaÅŸadıklarıyla bizim yaÅŸadıklarımız aslında birbirine çok benziyor. Biz de bir zamanlar Balkanlar’da çok güçlüydük, uÄŸradığımız iÅŸgallerle bu gücümüz kırıldı. Filistin halkı da Ä°srail iÅŸgaliyle topraklarını kaybetti. Allah bana nasip etti ve Mavi Marmara’ya bindim. Bundan sonra da hem Kosovalı Müslümanlar hem de Ä°slami Hareket’e Katıl Partisi olarak Filistin’in, Kudüs’ün özgürlüÄŸü için üzerimize düÅŸeni yapmaya hazırız.

Kosova Ä°slami Hareket’e Katıl Partisi’ne halkın ilgisi nasıl? Önümüzdeki seçimlerde ilk defa seçimlere katılacaksınız.  Seçimlerde nasıl bir sonuç bekliyorsunuz?

Ä°slami Hareket’e Katıl Partisi kurulur kurulmaz hem Kosova’nın içinde, hem de Batı’da partimize yönelik büyük bir karalama kampanyası baÅŸlatıldı. Hem Batılılar hem de Kosova’daki Batıcılar bizi insanlara büyük bir tehlike olarak gösteriyorlar. Kosova’daki yabancı güçler, Avrupa BirliÄŸi polisi beni bir çok kez sorguya aldı. Batılılar Ä°slami Hareket’e Katıl Partisi’nden ve Kosova’daki Ä°slami uyanıştan son derece rahatsızlar. Bu rahatsızlıklarını da açıkça ortaya koyuyorlar. Fakat Kosova halkından Ä°slami Hareket’e Katıl Partisi’yle ilgili son derece olumlu tepkiler alıyoruz. 

Batı Basını sizin savaÅŸmaları için Suriye’ye genç gönderdiÄŸinizi, 140’dan fazla Arnavut gencin Baas yönetimine karşı savaÅŸtığını iddia ediyor. Bu iddialar doÄŸru mu?

Suriye’deki problem sadece Suriyeli Müslümanların deÄŸil; Kosovalı, Türkiyeli, Bosnalı, Malezyalı bütün dünya Müslümanlarının problemidir. Biz Suriye’de Baas yönetimine karşı verilen mücadeleyi doÄŸru buluyoruz ve bu mücadelede Suriyeli kardeÅŸlerimizin yanındayız.  Ä°slami Hareket’e Katıl Partisi olarak düzenlediÄŸimiz bir programda Suriye’ye yardım topladık. Bu faaliyetimizden sonra Batı medyası benim Suriye’ye savaÅŸçı gönderdiÄŸimi iddia etmeye baÅŸladı. Fakat bu iddia asla doÄŸru deÄŸil; ben Suriye’ye savaÅŸçı göndermiyorum. Balkanlar’da yaÅŸayan Arnavut, BoÅŸnak, Türk gençlerinin Suriye’ye gittikleri ise doÄŸru… Bu gençler Suriye’ye Esed’in zulmüne uÄŸrayan kardeÅŸlerine yardımcı olmak, cihad etmek için gidiyorlar.

Kaynak: Sancaktar - Röportaj: Adem Özköse - FotoÄŸraflar: Celal Topçu

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.